Karpal Tünel Sendromu
Karpal tünel sendromu eli kullanmayı etkileyen en sık problemdir ve el bileğinde median sinirin sıkışmasıyla olmaktadır. En sık olarak eli tekrarlayan hareketleri yapmaya zorlamak sonrasında olan enflamasyona bağlı olarak olur (bilgisayarda yazı yazma, piyano çalma yada elde ev işlerini yapma ile ilgili olabilir). El ile sanat yapan heykeltraşlarda baskı yapanlarda olabilir.
Karpal tünel denilen tünel median sinirin etrafının kemik ligament ve tendonlarla sarılmasıyla olur. Median sinir baş, işaret ve ortaparmak ile yüzük parmağın bir kısmını hislendirir, motor hareket olarak paşparmak ve elin hareketini sağlar. Median sinir genellikle bilekten sonra duyu dalları ağırlıklıdır bu nedenle karpal tünel sendromu olan hastalarda yukarda ifade edilen parmaklarda hissizlik ve nadiren başparmak hareketinde kuvvetsizlik vardır.
En sık şikayetler
el ve bilek ağrısı
işaret ve orta parmakta yanma hissi
baş ve işaret parmağında uyuşma
bilek ve elde elektrik çarpmasına benzer his
bu şikayetler hastanın bileğini öne kıvırırsanız artar. Bu uyuşukluk ve ağrı geceleri daha fazla olur ve hastanın uyumasını engeller. Gündüzleri ise el bileğini kıvırarak yapılan işlerden sonra artış olmaktadır.
Karpal tünel sendromunun sebepleri
Karpal tünel sendromunun gelişme şansını artıran durumlar; hamilelik, diyabet, menapoz, elbilğinde olan kırık ve çıkıklar ve obesite olarak sayılabilir. Bunlara ilaveten, tekrarlayan sık ve kuvvetli olarak elin sıkılması, el bileğinin kıvrılması ve artritler sayılabilir.
Herhangi bir tekrarlayan hareket sonucunda önce şişme tendonların membranlarında kalınlaşma olur bu da sinirin geçtiği tüneli daraltarak şikayete neden olur.
Karpal Tünel Sendromunun Teşhisi
Şikayetler başladığında daha kötüleşmeden tıbbi yardım alınmalıdır. Tanı koymadan önce doktorunuz sizi muayene edecektir ve tetkik isteyecektir. Öncelikle tıbbi tedavi verilebilir ve hasta bu tedaviden faydalanmadıysa ve cerrahi düşünülüyorsa ozaman hastadan tetkik istenir. Tetkikler:
- Direk film: kemik yapı değerlendirilip başka sebepler olup olmadığı ortaya konur.
- Elektromyelografi ve sinir iletim çalışmaları: bu testler sinirlerin ve kasların nasıl çalıştığını değerlendirir. Sinir üzerindeki elektrik ölçümü yapılır.
Konservatif tedavi (cerrahi dışı tedavi)
Konservatif tedavininamacı tekrarlayan travmayı engellemektir bazı vakalarda el bileğini immobil hale getrmek için splint kullanılır. İşe yaramazsa antiinflamatuar ilaç başlanır yada kortizon enjeksiyonu yapılabilir. Tedavideki en önemli basamaklar istirahat, gece siplint takılması yada fizik tedavi olarak özetlenebilir. Konservatif tadavi sekiz haftaya kadar devam edilir.
Cerrahi nezaman gerekir?
Hastalrın az bir kısmı cerrahiye gereksinim duyarlar. Cerrahi konservatif tedaviye yanıt yoksa yada belirgin nörolojik defisit varsa düşünülür.
Yapılan tedavide herhangi bir rahatlama sağlanmazsa hastaya cerrahi tedavi tekniklerinden biri uygulanır. En sık uygulanan median sinirin rahatlamasına yönelik açık cerrahi uygulamasıdır.
Endoskopik uygulamalarda 1990 larda yapılmaya başlanmıştır sinire hasar verme olasılığı daha fazaladır bu nedenle açık cerrahi tercik edilir burada da mikroskop ile yapılıp insizyon oldukça küçük yapılabilir.
Cerrahi sonrasında iyileşme
Cerrahi sonrasında tampon ve bandaj yapılır ilk pansumana kadar el yukarda tutulmalıdır. Cerrahi sonrasındaki dikişler 10-14 gün sonrasında alınır. Hasta ameliyattan sonra rahatsız eden ağrı ve uyuşmanın rahatladığını görür fakat cerrahi bölgesindeki hassasiyet birkaç ay sürebilir.
Cerrahi sonrasında şikayetlerdeki tekrarlama nadirdir. Hastaların % 5’inden azdır. Hastaların büyük bir çoğunluğu tamamen iyileşir. Tekrarlayıcı travmalardan hastanın uzak durması uygun olur.
Bu yazıdaki bilgiler genel bilgi vermek amacı ile hazırlanmış olup bir doktordan alınan bilgilerin yerine kullanılamaz.
© Buradaki bilgilerin herhangi bölümü veya tamamı Prof. Dr Ersin Erdoğan’ın müsaadesi olmadan kullanılamaz veya çoğaltılamaz